Kadıköy’de diş hekimi cinayeti davasında katil zanlısı müebbet hapse çarptırıldı

Kadıköy'de, 21 Mayıs 2022'de 64 yaşındaki diş hekimi Şeyma Biran'ın muayenehanesinde bıçaklanarak öldürülmesine ilişkin 2 sanığın yargılandığı dava karara bağlandı. Anadolu 18. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Ziya Ersoy ve tutuksuz sanık Abdullah Artut ile müştekiler ve taraf avukatları katıldı. Mahkeme, sanık Ziya Ersoy'a müebbet hapis cezası verirken, diğer sanık Abdullah Artut'un beraatine karar verdi.

KATİL ZANLISINA 3 AYRI SUÇTAN CEZA İSTENDİ

Esasa ilişkin mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, sanık Ersoy'un olay yerine gitmeden önce bıçak satın aldığını ve diş hekimini muayenehanesinde birçok yerinden bıçaklayarak öldürdüğünü, sonrasında ise maktulün çantasını da alarak olay yerinden ayrıldığını belirtti. Mütalaada, sanık Ersoy'un "bir suçu gizlemek, delillerini ortandan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla tasarlayarak kasten öldürme" ve "iş yerinde silahlı yağma" suçlarından cezalandırılması, diğer sanık Artut'un ise öldürme eyleminden haberdar olduğuna ve suç delillerini gizlemek kastıyla hareket ettiğine ilişkin kesin ve inandırıcı delil bulamadığı için beraatine karar verilmesi talep edildi.

"DURDUK YERE KATİLLİĞİM TUTMUŞ OLAMAZ"

Mütalaaya ilişkin savunma yapan tutuklu sanık Ersoy, "Şeyma Biran, 'Senin çok güçlü bir ruhun var, cosmosdan çok fazla enerji çekmen lazım ama çekemiyorsun, çakraların kapalı, yan odada taşlarım var ben oradan 5 dakika güç alıp geleceğim, diğer doktorumuz reankarnasyon uzmanı sana da ücretsiz yaptırabiliriz' dedi. Sonra yanıma gelerek 'Sen daha önce köpek olarak gelmişsin erkek değil, kadın olarak gelmişsin, Arif Bey gelince detaylı olarak bakar ama benim gördüklerim bunlar' dedi.

Ellerinden tropikal bir koku geliyordu, bu esnada terimi silmek için havluyu alırken havlunun altındaki bıçak gözüme ilişti. Bir anda gözlerim karardı, kendimden geçtim. Kendime geldiğimde Şeyma Biran'ın yerde ölmüş olduğunu fark ettim. Maddi değeri 1 TL olan bir şeyi bile almadım. Durduk yere, 51 yaşında hırsızlık ve katilliğim tutmuş olamaz. Her şey için üzgünüm. Ben bu süreçte annemi kaybettim. Ben de mağdurum" ifadelerini kullanarak beraatini istedi

TUTUKSUZ SANIK, OLAY SONRASINDA YAŞANANLARI ANLATTI

Tutuksuz sanık Abdullah Artut ise, "Ziya Ersoy bana, 'Feribottan inerken doğulu iki gençle tartıştım. Birinin dişine vurdum, elim kesildi' dedi. Yanında bulunan çantasından bir şeyler çıkarıp bana verdi. 'Bunları çöpe atabilir misin, kavgadan dolayı bunlar kan oldu annem görmesin' dedi.

Çantayı alarak içindekilerle birlikte dükkanın kapısının önünde bulunan çöpe attım. İçeri döndüğümde masanın üzerinde bir bıçak gördüm. Ziya, 'Bu bıçağı yeni aldım sana hediye etmek isterdim ama eve götüreceğim, bir kaç gün sende kalsın sonra alırım' diyerek bir çorabın içerisine koyarak bana verdi. Bıçağı masanın altına bıraktım. Bıçağı neden çorabın içerisinde verdiğini sorgulamadım ve merak etmedim" dedi.

AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPSE ÇARPTIRILDI

Davayı karara bağlayan mahkeme, sanık Ziya Ersoy'un "bir suçu gizlemek, delillerini ortandan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla tasarlayarak kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasına karar verdi. Cezada takdiri indirim uygulamayan mahkeme, ayrıca "iş yerinde silahlı yağma" suçundan da 11 yıl hapis cezası verdiği Ersoy'un tutukluluk halinin devamına hükmetti. Diğer sanık Abdullah Artut'un da üzerine atılı suçu işlediği sabit olmadığından beraatine karar verildi.

İDDİANAMEDEN AYRINTILAR

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sanık Ziya Ersoy hakkında "bir suçun işlenmesini kolaylaştırmak amacıyla kadına karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "nitelikli yağma" suçundan da 10 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor. Diğer sanık Abdullah Artut hakkında da "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.